İstifa Eden İşçi Kıdem Tazminatı Alabilir mi?

İstifa Eden İşçi Kıdem Tazminatı Alabilir mi?

Kural olarak, işten kendi rızasıyla ayrılan yani istifa eden işçinin kıdem tazminatı talep etme hakkı yoktur. Fakat işçi, haklı bir sebep ileri sürerek işyerinden ayrılırsa, istifa etmiş dahi olsa kıdem tazminatına hak kazanacaktır. Bu durumda işçi için hangi hallerin haklı sebep olarak kabul edilebileceği oldukça önemlidir. Mevzuatımız uyarınca haklı sebep sayılan haller; sağlık sorunları, iş yerindeki ahlaka ve iyi niyet kurallarına aykırı durumlar ve kanunda özel olarak düzenlenmiş bazı hallerdir. Bu durumlarda işveren tarafından işçinin çalıştığı süre de dikkate alınarak kıdem tazminatı ödenmelidir. Buna karşın işveren tazminat ödemekten imtina ediyorsa, işçinin dava açma hakkı vardır.

1. Hangi Hallerde Kıdem Tazminatına Hak Kazanılır?

Genel kural olarak haklı bir sebebi olmadan iş yerinden kendi isteğiyle ayrılan yani istifa eden işçi kıdem tazminatı alamayacaktır. Bu işçi, kıdem tazminatı alamayacağı gibi istifa etmeden önce yazılı olarak işverenine bildirim yapmamışsa bir de ihbar tazminatı ödemek zorunda kalabilir. Çünkü 4857 sayılı İş Kanunu’nun 17. maddesine göre iş sözleşmesini sona erdirmek isteyen işçi/işveren feshi yazılı olarak ve bildirim süresine bağlı kalarak diğer tarafa bildirmelidir.

Fakat işçi, haklı bir sebep göstererek işyerinden ayrılırsa işi kendi bırakmış olsa dahi kıdem tazminatına hak kazanacaktır. Bu durumda işçi için hangi hallerin haklı sebep olarak kabul edilebileceği hususu önem arz etmektedir. İşçinin işi bırakması için haklı sebep olarak gösterebileceği başlıca sebepler şunlardır;

1.1. Sağlık Sorunları Nedeniyle Kıdem Tazminatı

İşyerindeki ağır çalışma şartlarından yani işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı bozulursa (iş kazası, meslek hastalığı vs.) ve işçi iş akdini bu gerekçe ile  tek taraflı olarak feshederse kıdem tazminatına hak kazanır.

1.2. Mobing (Psikolojik Şiddet) Nedeniyle Kıdem Tazminatı

İşçi işyerinden istifaya zorlanıyor, tazminatsız çıkarılmak isteniyorsa (mobbing, psikolojik şiddet) işçinin bu durumu belgelemesi kaydıyla iş akdini haklı sebeple feshetmesi mümkündür. Bu durumda da kıdem tazminatına hak kazanacaktır.

1.3. Ücretini Alamayan İşçinin Kıdem Tazminatı

İşveren tarafından, işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse, işçi istifa ederek kıdem tazminatı alabilir. Ücretin hiç ya da bir kısmının ödenmemesi bu konuda önem arz etmemektedir. Yani ücreti hiç ödenmeyen işçi işten haklı sebeple ayrılıp kıdem tazminatı alabileceği gibi ücreti eksik yatırılan işçi de aynı şekilde kıdem tazminatı talep edebilecektir.

Ücret dışında ikramiye, prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesaihafta tatili, genel tatil gibi alacakların ödenmemesi durumunda da işçinin iş sözleşmesini haklı fesih imkânı bulunmaktadır. Bu durumlarda da kıdem tazminatı alacağına hak kazanmaktadır.

1.4. İşçinin SGK Primlerinin Düşük Yatırılması Halinde Kıdem Tazminatı

Uygulamada en sık görülen durumlardan biri de, daha düşük SGK primi ödemek adına işçinin maaşının düşük gösterilmesidir. Bu durumda işçinin SGK primleri gerçek ücretten yatırılmıyorsa, işçinin bu gerekçe ile iş akdini sona erdirmesi işçi bakımından bir haklı fesih olmakta ve işçi kıdem tazminatı talep hakkına sahip bulunmaktadır.

Ayrıca işçinin sigortası işverence geç ve eksik bildirilmişse de işçi bu gerekçe ile iş akdini tek taraflı olarak feshederek kıdem tazminatı talebinde bulunabilir.

Yine işveren tarafından işçinin haberi olmaksızın SGK’da giriş-çıkış yapılıyorsa, bu durum işçi bakımından bir haklı fesih gerekçesi yaratmakta ve işçi kıdem tazminatına hak kazanabilmektedir.

1.5. İzin Kullanamayan İşçinin Kıdem Tazminatı

İşçi 1 Mayıs, 23 Nisan,19 Mayıs ve sair resmi tatiller ile Dini Bayram ve tatillerde zorlama ile çalıştırılıyorsa ve/veya çalıştırıldığı halde ücreti kendisine ödenmiyorsa, işçinin bu gerekçe ile istifa ederek, kıdem tazminatı talebinde bulunma hakkı mevcuttur.

İşveren, iş kanundan kaynaklı yıllık izinleri tam olarak kullandırmıyorsa, işçinin istifa ederek, kıdem tazminatı talebinde bulunma hakkı mevcuttur.

1.6. Zorlayıcı Sebeplerin Olması Durumunda Kıdem Tazminatı

İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa ve işçi iş akdini bu sebeple tek taraflı olarak feshederse kıdem tazminatı talep hakkına sahip olacaktır.

Yukarda bahsedilen bu sebeplerin her işin, işçinin ve işyerinin durumuna göre çoğaltılması mümkündür. İşçinin söz konusu haklı sebeplere bağlı olarak iş akdini tek taraflı olarak feshetmesi halinde, her ne kadar iş akdi işçi tarafından sona erdirilmiş olsa da, işçi kıdem tazminatına hak kazanabilecektir.

Bunların dışında uygulamada bazı durumlar vardır ki görüntü itibari ile işçinin istifası gibi görünmesine karşılık kıdem tazminatı hakkı doğmaktadır.

2. Kanunda Özel Olarak Düzenlenmiş Haller Nedeniyle Kıdem Tazminatı

Kanunumuzda bazı hallerde işçinin istifa etmiş dahi olsa kıdem tazminatına hak kazanacağı özel olarak düzenlenmiştir. Bu hallerden başlıcaları şunlardır:

2.1. Evlenen Kadın İşçinin Kıdem Tazminatı

Kadın işçi, evlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde evlilik nedeniyle işten ayrılırsa kıdem tazminatı talep hakkına sahip olacaktır.

2.2. Askere Giden İşçinin Kıdem Tazminatı

İşçi, belirli ya da belirsiz iş sözleşmesi ile çalışsın askerlik nedeniyle işyerinden ayrılırsa kıdem tazminatına hak kazanmaktadır.

2.3. Emekli Olan İşçinin Kıdem Tazminatı

İşçi sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını doldurmuşsa, emeklilikte yaş şartını sağlamasa da çalıştığı iş yerinden ayrılırken kıdem tazminatı alma hakkı vardır.

3. Baskıyla Alınan veya Şarta Bağlanan İstifa Dilekçesinin Varlığı

Uygulamada, işçiden farklı gerekçeler öne sürülerek, baskı altında istifa dilekçesi alındığı çok sık karşılaşılan bir durumdur. Yargıtay “İşyerinde hizmet süresi itibarıyla belirli hakları kazanmış bir kişinin hayatın olağan akışı içinde istifa ile bu hakları ortadan kaldırması olağan bir davranış sayılmaz” diyerek işçinin, uzun bir kıdem süresine sahip olması da feshin işçi tarafından yapılmadığını öngören bir olgu olarak değerlendirmiştir.

Yargıtay işçinin kalifiye, yüksek ücret alan, eğitimli bir işçi ile vasıfsız, asgari ücretle çalışan işçinin iradelerinin farklı olacağı ve bu kriterlerin de ayrıca değerlendirileceğini belirtmiştir. Yargıtay uygulamalarından açıkça görüldüğü üzere, istifa dilekçesinin baskı altında zorlama ile alınıp alınmadığı hususu her olayda hâkim tarafından değerlendirilecektir.

Bununla birlikte şayet söz konusu istifa şarta bağlı olarak yapılmış ise bu durumda da istifa geçerli kabul edilemez. Şöyle ki; Yargıtay, işçinin, “Kıdem tazminatım ve hafta tatilimden dolayı var olan alacağım verilmek şartı ile istifamın kabulü” şeklindeki istifa dilekçesini gerçek istifa dilekçesi olarak saymamış ve bu durumunda mahkemenin, işçinin tüm haklarının işverence ödenmesi gerektiğine karar vermesi gerektiğini belirtmiştir. Yargıtay istikrar kazanmış kararlarında “Şarta bağlı istifa dilekçelerinin geçerli olduğu kabul edilemez” sonucuna varmıştır.

3.1. İşe İlk Girişte İşverence Beyaza veya Boş Kağıda Attırılan İmza

İşe girişte işverenlerin, işçiden boş kağıda imza alıp, daha sonra alınan imzanın üstünü, içeriği istifa dilekçesiymiş gibi doldurması, uygulamada sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Bu şekilde ortaya çıkarılan istifa dilekçesi geçersiz sayılır. Ancak işçinin söz konusu istifa dilekçesinin bu şekilde oluşturulduğunu tanıkla veya her türlü delil ile ispat etmesi gereklidir.

3.2. İstifa Dilekçesinin Alındıktan Sonraki Bir Tarihte İşleme Konması

Yine uygulamada İşçinin kendi rızasıyla işten ayrılmak istediğini (istifa ettiğini) beyan eden dilekçesini işverene verdiği, ancak istifasının, işveren tarafından kabul edilmediği de görülmektedir. İstifası kabul edilmeyen işçinin çalışmaya devam etmesi durumunda, dilekçesi, istifa olarak kabul edilmez. Yargıtay “İşçi tarafından rıza ile imzalanmış fakat işleme konmayıp işçi çalışmaya devam etmişse işçinin önceden imzaladığı istifa dilekçesi geçersizdir ve bu belgeye göre hüküm kurulmaz.” demiştir. Ayrıca “İşe girerken veya çalışma esnasında alınan istifa dilekçeleri kesinlikle geçersizdir.” Bu şekilde alınan istifa beyanı, işçinin gerçek iradesini yansıtmamaktadır.

3.3. İstifa Dilekçesi İle Çelişen Delil ve Beyanların Bulunması

Uygulamada çok sık rastlanılan bir durumdur. Şöyle ki; işçi, istifa dilekçesi vermiş olmakla birlikte işverenin mahkeme huzurundaki savunmasında çelişkiye düşmesi söz konusu olduğunda bu istifa dilekçesi artık nazara alınmayacak ve geçerliliği kalmayacaktır. Örneğin işveren, mahkemeye işçinin istifa dilekçesini sunmuş fakat işçi işsizlik maaşından yararlanmış veya işçiye her türlü haklarını aldım (ibraname) yazısı imzalatmış veya işçiye istifaname ile birlikte çek veya senet vermiş olması durumunda istifa ile çelişen bu delil veya beyanlar sebebi ile istifanın hükmü kalmamakta ve işçi haklarını alabilmektedir.

3.4. İşçinin Dayandığı Gerçek Sebep İle İstifa Dilekçesinin Karşılaştırılması

İstifa eden işçi, dilekçesinde “istifa ettim” deyip gerçek nedeni konusunda açıklık getirmeyebilir. Bu durumda Yargıtay istifanın gerçek nedenini araştırarak feshi haklı kılan bir neden var ise, istifayı dikkate almayıp işçi lehine karar verebilmektedir. Yargıtay istifaları “İşçi lehine yorum” yöntemi ile incelemektedir. Örneğin işçinin “ yıllarca çalıştığım işyerinde görevimi engelleyen, genel ve şahsi problemlerle, görevden ayrılmam sorumluluk ve gerekliliğini anlamış bulunuyorum. İstifanın kabulünü arz ederim.” şeklindeki istifa dilekçesinde, Yargıtay, “Mahkemenin işçinin ayrılmasının haklı olup olmadığı araştırması ve buna göre karar vermesi gereklidir.” demektedir. Mahkemede işçinin 2 aylık ücretinin ve primlerinin ödenmemesi nedeniyle bu istifayı sunmasını işçinin haklı feshi olarak görmüş ve haklarını işverence ödenmesi gerektiğine karar kılmıştır.

4. Kıdem Tazminatını Alamayan İşçi Ne Yapabilir?

Görüldüğü üzere işçinin yalnızca istifa etmiş olması kıdem tazminatı almasına engel bir durum değildir. Yukarıda sayılan sağlık sebeplerinin olması, ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı durumların varlığı veya kanunda düzenlenen bazı hallerde işçi istifa etmiş olsa bile kıdem tazminatına hak kazanmaktadır. Buna rağmen işveren tarafından işçinin hak ettiği bu alacağın ödenmemesi durumuyla sıklıkla karşılaşılmaktadır. Bu durumda işçinin kıdem tazminatını ve varsa diğer alacaklarını talep ettiği bir dava açması gerekir.

İşçi açacağı bu dava ile eksik ya da hiç ödenmeyen fazla mesai ve yıllık izin ücretlerini, ihbar tazminatını, tatil günlerinde çalışmışsa bu çalışmalarının karşılığını da talep edebilir.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir